Sherlock Holmes Chapter One

Sanırım "Dedektif" kelimesini duyduğunuzda, aklınıza gelecek ilk isimlerden biri Sherlock Holmes'tur. Kimisi kitap serisinden, kimisi diziden dolayı Sherlock'u yakinen tanıyor. Daha doğrusu tanıyor mu? Sherlock, bizlerle birlikte çocukluk dönemine geri dönüyor ve aklındaki bazı soru işaretlerini beraber çözüyoruz.

Frogwares tarafından geliştirilerek dağıtımı yapılan açık dünya dedektiflik oyunu Sherlock Holmes Chapter One ile birlikte Sherlock'un dedektiflik macerasına ortak olacağız. Oyuna dair ilk güzel detay, oyunda Türkçe ara yüz ve altyazı desteği bulunuyor. Bu da, bu tarz oyunlarda oldukça faydalı. Örneğin, L.A. Noire de güzel bir dedektiflik oyunu olmasına rağmen, İngilizce bilmiyorsanız oynaması neredeyse imkansızdır. Zira, bu tarz dedektiflik oyunlarında etrafınızda olan biteni anlayabilmeniz, girilen diyaloglarda neler söylendiğini yorumlayabilmeniz gerekiyor. Bu nedenle, Chapter One'ın Türkçe desteğiyle gelmesi, yabancı dil bilmeyenlerin bu oyunu oynayabilmeleri anlamına geliyor.



Oyun, 21 yaşındaki genç Sherlock'un annesi Violet'in ölümünden 10 yıl sonra Cordona kasabasındaki çocukluğunu geçirdiği ailesine ait Stonewood Malikanesi'nde bir gizemi araştırmasını konu alıyor. Sherlock, görünüş olarak cennet gibi olan ancak arka planda yolsuzluk ve suçun yaygın olduğu bu kasabadaki uğursuz komployu ortaya çıkarmaya çalışıyor. Daha önce annesinin tüberküloz hastalığı nedeniyle öldüğünü zanneden Sherlock Holmes, çocukluğunu geçirdiği malikaneye geldikten sonra şüphelerinden yola çıkarak olay ile ilgili yarım kalan şeyleri araştırmaya karar verirken, yanında hayali arkadaşı Jonathan kendisine eşlik ediyor. Oyunun başlarında bu kişinin hayali arkadaşı olduğunu anlamıyoruz tabi; ancak ilerleyen kısımlarda aslında Jon diye biri olmadığını, Jon olarak gördüğümüz kişinin Sherlock'un bir yansıması olduğunu anlıyoruz. Jon, oyunda herhangi bir olay üzerinde çalışırken konu ile ilgili yorumlarda bulunabiliyor. Ayrıca Sherlock'un yanlış bir şey yaptığını düşündüğünde onu acımasızca eleştirmekten de geri durmuyor.

Öncelikle şunu belirtelim: Chapter One oyunu, Sherlock Holmes serisinin ilk açık dünya oyunu olma özelliği taşımakta. Bu da oyunda daha serbest hareket edebilmenizi sağlıyor. Oyunda gece-gündüz döngüsü de bulunuyor ve açıkçası, bu tarz oyunlarda “açık dünya” ve günün her saatini yaşıyor hissiyatı almak, genelde o oyunu daha oynanabilir kılıyor. Bazen hikayeden koparak dolaşmak, etrafı keşfetmek isteyebiliyorsunuz ve Chapter One'da bu mümkün hale gelmiş durumda. Oyunun bu yönü olumlu olsa da, açık dünya içerisindeki yaşayan şehir olarak beklentiyi çok yüksek tutmamak gerekiyor. Sonuçta seride ilk kez açık dünya kullanılmış. Yine de çevredeki hareketliliğin, şehir tasarımının başarılı olduğunu söyleyebiliriz. Cordona'da Jon ile birlikte gezerken, Sherlock'un anılarını hatırlaması da oyuna renk katan ayrıntılardan olmuş. Açık dünyanın sağladığı başka bir güzellik ise, Cordona'da gezerken hikayedeki ana görev dışında, çeşitli yan görevlerle karşılaşabiliyorsunuz ve bu olayları da çözebiliyorsunuz.

Şehir tasarımı ise oyuncuları sıkmayacak, ayrıntıları ortalama düzeyde tutulmuş, netice itibariyle başarılı sayılabilecek durumda. Oyundaki iç mekanlarda ise ayrıntı doğal olarak artıyor. Zira bir dedektifin iz sürebilmesi için, sürebileceği bir iz, yani daha fazla detay gerekiyor. Bir obje, eşya veya mekan, bir olayı araştırırken dedektifin ilerlemesini sağlayacaktır.



Oyunda olayları çözebilmek için çeşitli yöntemler kullanmanız gerekiyor. Örneğin, duruma göre kılık veya kıyafet değiştirmeniz gerekebiliyor. Konuşacağınız kişiye göre bu kılık veya kıyafet değişikliğini doğru şekilde yaptığınızda olayda ilerlemeniz mümkün oluyor. Yine karşınızdaki kişinin karakter tahlilini yapmak, yine arşiv araştırması yapmak gibi olayı soruşturmak için kullanacağınız yöntemler bulunuyor. Vaka üzerinde çalışırken, herhangi biriyle konuştuğunuzda oyun size verebileceğiniz cevapları seçenek olarak sunuyor ve bu seçimlere göre diyalogta ilerleme kaydedebiliyorsunuz.

Oyunda ayrıca Jon'un istediği bazı şeyler oluyor ve Jon'un isteklerini yerine getirmeniz durumunda kendisi mutlu oluyor. Bunun hikayeye herhangi bir etkisi bulunmamakta ve ne amaçla yaptığınızı da anlamlandıramıyorsunuz. Açıkçası, Jon karakterinin bazı istekleri, olaylar karşısındaki tepkileri, sürekli Sherlock'u eleştirmesi, yer yer dalga geçmesi bir aşamadan sonra sizi sıkabiliyor.

Sonuç olarak, Sherlock Holmes: Chapter One, oynaması keyifli bir oyun olmuş. Seride ilk kez kullanılan açık dünya oyuna renk getirmiş diyebiliriz. Oyun içerisindeki bazı hatalar ve performans sorunları oyunu oynarken can sıkıcı olabiliyor. Bu hataların ve performans sorunlarının giderilmesi halinde oyunun oynanabilirliğinin artacağı da bir gerçek. Sherlock ile beraber olayları çözmek için daha ne bekliyorsunuz? Yanında Jon ile birlikte Cordona'da sizi bekliyor. Bir an evvel yanına gidin, yoksa Jon onun kafasını ütüleyecek.